MAHŞERE KALIRSA
Yediklerini kus helâlleşelim,
Sırada beklersen, sıkarım seni.
Dökelim içleri celâlleşelim,
Mahşere kalırsan, ekerim seni.
Her gün bile bile içerek, yuttun,
Doğru yoldur diye sapığı tuttun,
Zevk için bizleri kavgaya kattın,
Affı istemezsen, yakarım seni.
Kanayan yarayla sırt üstü yattın,
Bütün dostlarını ucuza sattın,
Kendin düşecektin, bizi de tuttun,
Haddini bilmezsen, çakarım seni.
Yediğin naneler taşırdı tonu,
Sen de gideceksin gelecek sonu,
Paralı gitmezsin atarsın donu,
Elime düşersen, elerim seni.
İğneyi kendine, çuvaldız bana,
Durmadan batırdın yetiyor cana,
Şimdi bakıtalım sende ki kana,
Elime geçersen, yıkarım seni.
Keyfince laf edip yükünü tuttun,
Ana, baba, kardeş hakkına yattın,
Adalet nerede, kendine kattın,
Hesaba gelirsen, takarım seni.
Sıktıkça sabırla dişim döküldü,
Ayakta geceler uykum çekildi,
Dursunî’yi ezdin, işin akildi,
Elimde kalırsan, yutarım seni.
Dursun YEŞİL
07/03/2007
KIZIM
Ah kızım ah bile bile verdiydim,
Ateşler içine, yıktırdım kızım.
Onların halini sana derdiydim,
Şimdi kapılardan, baktırdım kızım.
Asi sözüm geldi önümde durdu,
Başına gelenler beynimden vurdu,
Gavur oğlu sanki kılkuyruk kurdu,
Canlı canlı kabre, kaktırdım kızım.
Ekmek için kapı kapı dolaştı,
Bir defa verince her gün alıştı,
Bugün adam oldum sandı yılıştı,
Dertlerden dertlere, sektirdim kızım.
Kuşlar yuvasını anadan görür,
Atası misali uçar ve yürür,
İbret almayan kul gözünü bürür,
Cehenneme attım, yaktırdım kızım.
Anası, atası koklamış yemiş,
Sofrada doymadan, doymuştum demiş,
Kuru ekmekleri ıslatıp emmiş,
Ellerimle ipe taktırdım kızım.
Onun da dökülsün alttan ciğeri,
Gözü kör, sırtında olsun eğeri,
Beş para etmezmiş bildim değeri.
Hakkını helâl et, yaktırdım kızım.
Eden ettiğini mutlak ödecek,
Babadan gördünü evlat edecek,
Baban Dursunî bu dertten gidecek
Gençlikte hayattan bıktırdım kızım.
Dursun YEŞİL
09/03/2007
BAŞIM
Hep çok sevdiklerim arkadan vurdu,
Akıllanmıyor şu beyhude başım.
Bilmedim yararlı yararsız kurdu,
Cahilce kararlı, uykuda başım.
Kuru, yavan, tuzlu doyurdu aşım,
Eğilmedi hiç bir zaman da kaşım,
Hafif olmaktansa tam kalsın taşım,
Dik gezmeyecekse, gömülsün başım.
Diğer canlılardan farkım olmazsa,
Yetime hizmette daim kalmazsa,
Hayırlı dualar kabre gelmezse,
Yağlı urganlara asılsın başım.
Haksızlığa susan dili taşıyan,
Kula kul olarak ömrü yaşıyan,
Kurumuş yarayı bazen kaşıyan,
Hak’ka eğilmezse, kesilsin başım.
Sevgiyi dağıtan dili özlerim
Yürekten bağlanmış dostu gözlerim,
Sadık dost yoluna çöksün dizlerim,
Sözünü tutmazsa, alınsın başım.
Bulur nasıl olsa her yerde ölüm,
İnsanlar söylese herkese gülüm,
Dursunî öğrense birazcık ilim,
Namertçe giderse, çalınsın başım.
Dursun Yeşil
23/03/2007
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder